MOR GAZİNO

Zaman geçiyordu ben günlük işlerimle uğraşıyordum.Yine bir bahar gelmişti ben yine Perpignan'daydım.Zaman zaman arkadaşlarla konuşuyorduk msnden, facebookdan.O sıra hepbirlikte Alanya'ya gideceklerdi banada haber verdiler.Bende Fransa'da olduğumu söledim.Daha sonra onlar gitmişler ve bir minibüs kiralamışlar,dört gün çok eğlenmişler.Fotoğraflarını bana yolladılar.Bunu görünce çok imrendim 'keşke bende gidebilseydim' dedim .
       Yurda döndüğümde yine koşturmaca günlerim başlamıştı.Rutin işler yakamı bırakmıyordu.Tabii en çok işimde bilgisayar başında Müge ile zaman geçirmekti.Sabah üçlere dörtlere kadar oturmak zorunda kalıyordum.Birgün facebooka fotoğraf eklerken Halim canlı sohbette resimlerimin çok güzel olduğundan bahsetti.Biraz sohbet ettik.Bana iltifatlar etmeğe başladı.İşte çok güzel göründüğümü ,hala bana aşık olduğunu falan söedi.Bense teşekkür ederek böle şeyler sölememesi gerektiğini,benim evli,onun evli olduğunu hatırlattım.Fakat bu arada iltifat ve beğenilmek hoşuma gitmişti.Zaman içinde benimle yakaladığında sık sık sohbet etmeğe başlamıştı.Bende sürekli bilgisayar başında olduğumdan sıkılıyordum birileriyle canlı konuşmak pek hoşuma gitmişti.Bir gün baktım facede ilişkisi var yazıyordu.Aslında aramızda hiç bir şey olmamasına rağmen üzülmüştüm.Hatta tebrik ettim,oda teşekkür etti.Daha sonraki günlerde msn adresimi istedi ve bazen çevrimiçi oluyordu o zaman biraz konuşuyorduk.Bir gece geç saatteydi beni yakaladı.Benimle daha neşeli ,daha rahat yazıyordu.Eski günlerden konuşmaya başladı.Eski günler çocukluk yıllarımızdı.Ben ilkokula başladığımda bir erkek öğretmenim vardı zaman içinde adamın sapık olduğunu anladım ve aileme bildirdim.Ailem ivedilikle beni başka okula ve ablamın arkadaşı olan yeni mezun bir bayan öğretmene verdi.İkinci sınıfı evimize uzak bir okulda ,öğretmenimle birlikte giderek tamamladım .Halim 'de aynı sınıftaydı,ancak benden dokuz ay küçüktü.Okula küçük başlamıştı.Birgül öğretmenimiz bizi yanyana götürüp getirirdi.Bana işte dedi ilk aşkım sensin sana o yıllarda aşık oldum.Birgül öğretmen Halim sana Gül'ü alacağım dermiş,sizi evlendireceğim diyormuş.Bunları pek hatırlamıyorum.Aynı yılın yaz aylarında oturduğumuz kasabada havuzlu bir park ve ortasında bir çay bahçesi vardı.Yaz aylarının akşamları ailecek gidilirdi oraya.Halim beni gelip evden bisikleti ile alıyormuş ve o gazinoya gazoz içmeye götürüyormuş.Bunu da pek hatırlayamıyorum.Tabii çok küçüktük.Hatta annesi ekstra harçlık verirmiş beni götüreceği için.Beni de hala bisikletinle götürdüğün kız diye hatırlar.O yıl Mart ayında babam vefat etti.Ben ailenin teknekazıntısıydım.Sekiz yaşında yetim kaldım.Babam emekli albaydı.Ölümün ne demek olduğunu pek anlıyamamıştım.23 Nisan'da sınıfın en gösterişli kızı olduğum için Pamuk Prenses yapacaklardı beni,fakat babam vefat edince katılamadım törene .Etrafımdada yedi cüceler olacaktı.Birgül öğretmen cüceleri seçecekken Halim'de benim yanımda cüce olmak istemiş ancak boyu uzun gelince seçmemiş öğretmen.Çok kızmış gidip saçlarını sıfır numaraya vurdurmuş belki boyum kısalır diye.Daha sonra bu resmi yolladı bana faceden.Daha sonraki yıl Birgül öğretmenin tayini çıktı.Bizde eski okulumuza geri gittik.Ancak bu sefer aynı sınıfta değildik.
          O gece bunları konuşup durduk,daha sonra çakırkeyif olduğunu fark ettim böle olunca daha rahat açılabiliyordu.

FRANSA' DA ÇAKAN KIVILCIM

        Fransa,Perpignan sokakları ...Şimdi burdan bakıyorumda o daracık sokaklarda ne kadar saf ,ne kadar temiz dolaşıyordum.Nerden bilebilirdimki önümdeki yıllar nelere gebe.Nerden bilebilirdimki tertemiz saf yüreğim böylesine acı çekecek.Nerden bilebilirdimki dünyada kötü insanlarda var...
        Hikayem Fransa'nın bu küçük ili Perpignan'da başladı.Küçük kızım Müge İstanbul'da Sainte Pulceherie Fransız Lisesini bitirtikten sonra Fransa'ya üniversiteye kabul için mektup yazmıştı.Müge'm üniversiteye hazırlanıyordu bir taraftan.Çok sıkılmıştı.Bende onu biraz rahatlatmak için paskalya tatilinde İspanya Alicante'ye götürmeğe karar verdim.Birlikte gittik çok güzel bir tatildi.Altı gün orda kaldık,civarı gezdik.Dönüşte eşim bizi Atatürk Hava Limanı'da karşıladı.Gayet sakin bir şekilde Müge'nin mektubuna kabul geldiğini söledi.Çok endişeliydi.Yeniliklere daima şüphe ile bakardı.Maddiyat onun için çok önemliydi üstesinden gelememekten korkuyordu.Sonunda onu ikna ettik.Müge artık orada hukuk okuyacaktı.Ailecek sevinçten uçuyorduk.Neticede Müge Perpignan'daydı.Hasret başlamıştı.İlk kez baba ile birlikte ev tutmaya gitmişlerdi.Daha sonra aradan bir ay geçti ve ben kızımın yanına gittim.İlk işim önce evini yaşanılacak duruma getirmekti.Birlikte oturup birlikte kalkıyorduk.Durmadan eve eksikleri alıp onun rahat etmesi için çalışıyordum.Çarşının içinde çok şirin bir evdi .Asma katlıydı,bir oda bir salon açık mutfak vardı ve eşyalı idi.Müge ile bir ay birlikte kaldık.Daha sonra kızım ocak tatilinde geldi.Tekrar nisan ayında yanına gittim.İlk yılıydı yanlız bırakmak istemiyordum.Gelemediğim zamanlarda sürekli msn ve skype aracılığıyla sabahlara kadar konuşuyorduk görüntülü olarak.ders çalışırken hep başında bekliyordum.Açıkçası bilgisayara yapışmıştım.Oyun oynuyordum,msnde takılıyordum hep onu bekliyordum.Çok acı çekiyordum bağıra bağıra ağlıyordum.Ama güçlü olmalıydım,sonuçta benden iş bekleniyordu bir kızım daha vardı Melis oda üniversiteye gidiyordu.Beni çok seven ,üzerime çok düşen bir kocam vardı.Birde küçük dostum vardı Papi.Onu üç günlükken alıp büyütmüştüm.Papi'ye sarılarak ağlıyordum sürekli.İkinci gidişimde Müge'nin lap topunda oyun oynuyordum ,sıkılıyordum.Kızım dediki 'anne sana facebook  açalım eğlenirsin,insanlar eski tanıdıklarını buluyorlar' bende peki dedim.AAAAAAAAAAAA müthiş eğlenceliydi ,hediyeler yolluyorsun,yumurtalar yolluyorsun, çiçekler büyüyor.Kısa zamanda eski arkadaşlarımı buldum.İlkokuldan bir dizi arkadaşımla konuşmaya başladık.Çok mutluydum .Ben yurda döndüm arkadaşlarla mailleşiyorduk.Kendime güvenim gelmişti,eski arkadaşlarla olmak iyi hissettiriyordu kendimi.Kısa süre sonra Bağdat caddesinde bir cafede buluşmaya karar verdik.Dört kız iki erkek arkadaş buluştuk.Harika bir akşamdı çok eğlenmiştim .Çok mutluydum.Biri mühendis ,biri doktordu erkek olanların.Kızların biri yönetmen ve doçent,diğeri işletme mezunuydu.Bir kız arkadaşımızda takı tasarımcısı olmuştu.İçlerinde bir ben üniversite mezunu fakat ev hanımıydım.Hoş üniversitemde açıköğretimdi ya.Biz daha sonra Yıldız üniversitesi'nin kampüsünde buluştuk bir gece,o akşam daha kalabalıktı sayımız.Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği dekanı,amerikadan petrol mühendisi bir arkadaş,ingilizce tercüman bir kızarkadaş ve diğerleri.Daha sonra çıkışta yönetmen arkadaşımızın bürosuna gidip eğlendik.Günler geçiyordu Face listemde daha bir çok arkadaşımı buluyordum.Günün birinde bir arkadaşlık isteği aldım.İlkokuldan beri tanıdığım ,öğrencilik yıllarımda sürekli peşimden koşan biriydi.O yıllarda teklifini sürekli reddetmiştim.Baktım grup arkadaşları kabul etmiş bende kabul ettim.Hemen bir mesaj attı.Merhaba ,neredesin neler yapıyorsun diye.Bende tabii cevap verdim ablası sınıf arkadaşımdı onu sordum ;neler yapıyorsun dedim.Halen Derince'de olduğunu mali müşavirlik yaptığını söledi.Evliyim iki oğlum var dedi.Hatta kızlarımla arkadaş gibiydim ve dedimki bakın bakın o yıllarda bana aşıktı bu adam dedim.Kızlar ay anne bu adamın gözleri hiç iyi bakmıyor,bakışlarından şerefsizlik akıyor dediler.Sanırım dedim zaten bende o yıllarda teklifini o benden bir yaş küçük olduğu için ve antipatik bulduğum için kabul etmemiştim dedim ve gülüştük.Aradan günler geçiyordu zaman içinde ben rahatsızlandım rahim bölgemde problem vardı ,arkadaşların haberi oldu .Halim hemen mail yazmıştı geçmiş olsun seni merak ediyorum diye.Bende teşekkür edip iyi olduğumu söledim.Anneler gününde tekrar mail atmıştı.Tekrar teşekkür ettim.Aradan yine zaman geçmişti.Bir kış günü tekrar buluştuk Koşuyolu'nda bir restaurantta,çok güzel bir akşamdı.Halim' de ilk kez katıldı bu seferki toplantıya.Gayet şıktı .Blazer lacivert bir ceket giymişti gri bir pantolon ,kravat ,uzun siyah bir palto.Sigara içiyordu.Yanıma oturdu.Son derece kibardı.Loş ışıkta gözlerini kısarak bakıyordu bana.Çok ilgilendi,ağabeylerimi sordu ne iş yapıyorlar diye.bende arada sigara içiyordum ve sigaramı yakıyordu.Yanağıma pasta değmişti onu son derece zarif şekilde peçete ile siliyordu.Daha sonra oradan kalktık Bağdat caddesinde bir karoeke bara gittik dr ,ben tercüman arkadaşım sürekli dans ettik,şarkı söledik.Otururken yanımdaydı yine,beni kısık gözlerle izledi.Pek konuşmuyordu,fakat ben benimle ilgilendiğini anlamıştım.Gece bitti.